Bu yazıyı 2 dakika 42 saniyede okuyabilirsiniz.
Evde kutlama yaparken daha az ziyan etmenin yollarını merak edenlere, kalan yemekleri değerlendiren fikirler
Sadece yılbaşını değil, pek çok kutlama yemeğini tasarlarken gerçekçi olmayabiliyoruz. Ev sahibi olarak yemeklerin yetmeyeceğinden endişe duyup seçenekleri ve miktarı abartabiliyoruz. Belki “kalan yemek nasıl olsa ertesi gün yenir” diye düşünüyoruz ama yine de ziyanı engelleyemiyoruz. Dolayısıyla kutlama yemeği düşlerken öncelikle gerçekçi olup, ne kadar yeneceğini doğru hesap etmeli. Seçenekleri ve kişi başı ne kadar yenebileceğini düşünüp ona göre hazırlık yapmalı. Alışverişe çıkmadan önce liste yapmak da israfı önleyen bir başka yöntem. Böylelikle markette albenisi olan ama ihtiyacımız olmayan ürünlere kanmayız ve dürtüsel alışverişleri azaltabiliriz.
Yemek sırasında israfı azaltmanın bir yolu serviste saklı. Yemekleri açık büfe şeklinde ya da ortaya servis ediyorsanız küçük porsiyonlar halinde sunmak tabakta yemek kalmasını engelleyebilir. Açık büfesi olan bazı oteller de ziyanı önlemek için aynı yola başvurur; porsiyonluk sunumla bir kişinin kendine yetecek kadar yemek almasını sağlarlar.
Pişirdiğiniz yemekleri elbette sonraki günlerde ısıtıp yiyebilirsiniz. Kalan yemekleri hayvan barınaklarına vermek, kompost yapmak da mümkün. Ya da hemen buzluğa kaldırıp aylarca dondurabilirsiniz. Ufak kaplarda saklarsanız, kişi sayısına göre çıkarıp ısıtabilirsiniz.
Peki aynı yemeklerden yeni fikirler çıkarmaya ne dersiniz?
HAVUÇ
Havuç çorbaya da girer, zeytinyağlıya da. Üzerine limonla tek başına da yenir. Geriye havuç kalmasa da kabukları kalır. Havuç kabuklarını zeytinyağı ve toz biberle karıştırıp tek kat halinde fırın tepsisine dizin. 8-10 dakika pişirin ve salataların, sandviçlerin üzerine serpiştirmek için şahane havuç kıtırları yapın.
KURUYEMİŞ
Kuruyemiş, yılbaşında en çok tüketilen atıştırmalık. Kalan kuruyemişleri tekrar kavanoza doldurmakta serbestsiniz. Ancak ertesi gün onlara yeni bir hayat vermek isterseniz, sağlıklı bir granola yapabilirsiniz. Kuruyemişleri portakal suyu, bal ve az zeytinyağı ile karıştırıp fırına verin. Dilerseniz kuru meyve de ekleyin.
HİNDİ
Yılbaşında hindi ya da tavuk pişirdiyseniz kalan kemikleri sebzeyle haşlayıp çok lezzetli bir hindi/tavuk suyu elde edebilirsiniz. Ayrıca, hindi/tavuğun pişerken bıraktığı su ve yağ ile sos yapabilirsiniz. Bu sosu yılbaşında kullanabilir, kalan olursa da dondurup başka bir zaman kullanabilirsiniz. Buzlukta ufak kaplarda ya da buz kalıplarında saklarsanız, fırında patates pişirirken, sebze sotelerken ya da pilav yaparken azar azar çözdürüp kullanabilirsiniz.
EKMEK
Kalan ekmek dilimlerini elbette ertesi gün tost makinasına atabilirsiniz. Ancak kalan hindi ve sosa çok yakışacak bir fırında ekmek yemeği de deneyebilirsiniz. Ekmekleri küp küp doğrayıp fırında hafifçe kızartın. Kereviz sapı, kestane, doğradığınız hindi ciğeri ile karıştırın. Üzerine hindi sosundan döküp fırına verin.
PİLAV
İtalya’da kalan risotto ile arancini (kızarmış mozzarella-risotto topları) yapılır. Bunu iç pilavla zorlamayalım. Sonuçta pilav kızartana kadar kalanı ısıtır yeriz. Peki, pirinci suda ıslarken ortaya çıkan o bulanık suyun saçlar için mucizeler yarattığını biliyor muydunuz? Uzakdoğu’da yüzyıllardır kullanılan bu yöntemde pirinç önce yıkanıyor, sonra suda bekletilip süzülüyor. Kalan o bulanık pirinç suyu 12-24 saat oda sıcaklığında bekletiliyor ve sonra buzdolabına kaldırılıyor. Buzdolabında 1 hafta dayanan pirinç suyunu şampuandan sonra kullanıp durulayabilirsiniz. “Sonuç, parlak saçlar!”, diyor Uzakdoğulu kadınlar.
AYVA TATLISI
Ayva tatlısının dibinde kalan jölesini ertesi gün bir de kraker ve peynirle deneyin.
MANDALİNA KABUĞU
Yılbaşında geriye dünya kadar mandalina kabuğu kalır ve çoğunlukla çöpe gider. Halbuki mandalina kabuğu son derece yararlı bir yiyecek; sindirimi kolaylaştırır, enfeksiyonu önler. Kalan mandalina kabuklarını mutfakta kurutup çay yapabilirsiniz ya da Çin mutfağındaki gibi yemeklerinize katabilirsiniz. Bunu portakal ve limon gibi başka narenciyelerle de uygulayabilirsiniz.
KURABİYE-KEK
Kurabiye ve kekten geriye kalanı (kalan olursa tabii) bambaşka bir tatlıya çevirmek mümkün. Önce kalan parçaları blenderden geçirip ufalayın. Azar azar, hamur kıvamını alana kadar portakal suyu ekleyin. Ufak parçalar koparıp, minik toplar haline getirin. Tarçın, şeker ya da hindistancevizinde yuvarlayıp kavanoza doldurun.